İlimiz, Bölgemiz ve ülkemizle ilgili süregelen sorunlar ve çözümleri artık masaya yatırılmalı.
Bende ilimizde adım adım gezerek yılardır zaman ayıramadığımız sorunları yerinde görme ve ilgililerle sohbet etme fırsatı yakaladım.
Taraflar maalesef çözümü beli olan sorunu, reel boyutu ile görüp,ortadan kaldırmak yerine farklı hesaplarla daha da karmaşık bir hale getiriyorlar. Bu durum kötü niyetli fırsatçıların ekmeğine yağ sürecektir. Bu oyuna gelmemek lazım.
Konumuz Zafer Çarşısı ile Mavi Lacivert İşhanı.
Şimdi sıra Zafer çarşısında mı?
Kime sorarsan Mersin sevdalısı kesilir. Kendi çıkarı söz konusu olunca Mersin unutulur…
İşte Zafer çarşısı.
Zafer çarşısı şehrimizin tam merkezinde ÇÖKÜNTÜ durumda. Bu çağda bu süreçte bu halde olması hepimizi üzüyor. Yeni bir düzenlemeyle hem çöküntü alanları iyileştirilmiş olacak hem de tarih korunarak Mersin’e değer katacak.
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, şehrin birçok alanında beklenmedik hizmetleri ortaya koydu. Allah razı olsun. Yollarda yürürken, araba sürerken, sosyal yardımları izlerken, insanların mutluluğunu hissederken farklılığı görüyoruz.
Bu arada Başkan Seçer, Balık pazarı ve Zafer Çarşısını da düzenlemek istiyor. Hem de yanı başında duran ve önünden geçenlerinde tedirgin eden iki bina var. Kırmızı lacivert olarak adlandırılan bu iki binanın yıkımı ve çevre düzenlemesi yapılarak, Zafer Çarşısında iyileştirme projesini hayata geçirmek istiyor.
Ama bu düzenlemeye karşı çıkanlar da var!
Kimisi ekmeğinin elinden alınmaması için, kimisi esnafı büyükşehir belediyesine karşı kışkırtmak, kimisi de bu işin sırtından çıkar sağlamak için bu süreci kamuoyunda canlı tutmak istiyor.
Zafer çarşısında 100’ün üzerinde işyeri var. Verdikleri kira ortalama olarak aylık 10 bin TL. Hemen yanı başındaki özel işyerlerinde kirada olan esnaf ise, aylık olarak yıllık ödenen kiranın 2 katı kadar ödüyorlar. Nasıl bir adalet. Nasıl bir esnafı koruma anlayışı.
Bitişiğindeki dükkân aylık 20 bin ödüyor, belediyenin kiracısı ise yıllık 10 bin TL. Ödüyor.
Bu işin aslı Maraş merkezli depremde yaşananlardan galiba ders çıkarmamışız. Yıllardır çökme riski olan bu iki binanın yıkımına karşı çıkmak çok talihsiz ve insan değerini hiçe sayan bir anlayıştır.
Bu konuda Çevre Şehircilik İl müdürlüğünün bir an önce karar ve destek vermesi gerekir. Topu Taç’a atmak kimseye fayda sağlamaz.
Deprem bölgesinde binlerce binaya rapor düzenleyebilen Çevre Şehircilik yetkilileri, bu iki binaya rapor veremiyorlar mı? Çok yazık…
İktidar yanlısı Milletvekilleri, belediye başkanları ve bir kısım esnaf; sokak ortasında değişime ve dönüşüme karşı çıkacakları yerde, konuyla ilgili raporları alıp diğer esnafların sıkıntılarını da dinlemeleri daha doğru olmaz mı?
Bu arada Başkan Seçer aylardır aynı şeyi söylüyor. Ben esnafımı mağdur etmem diye. Öğretmen evinin yeri belediyeye tahsis edilmesi durumunda, hiçbir esnaf mağdur edilmeden sorunun çözümü ortadayken, hem üzümü yemek hem de bağcıyı dövmek hakkaniyete sığar mı? Allah ta bunu kabul etmez. Birileri bu işin kaymağını yemek için, diğer esnafları da kullanması Mersinliye yakışmıyor.
Hizmetin önü kesilmemeli, hizmetin partisi olmaz, ideolojisi olmaz.
Zafer Çarşısı yenilenmeli ve Mersin’e yakışır bir konuma getirilmeli. Bu konuda kararlı olan Başkan Seçer’ in önü de bu tür çıkara dayalı girişimlerle kesilmemeli. İdare mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı aldı. Şimdilik Zafer çarşısı yıkılmayacak. Ancak esnaf merkezi hükümeti ve yerel kurumlarını sıkıştırıp, Büyükşehir Belediyesine uygun yer tahsisi yapılması konusunda çaba göstermeli. Ancak bu şekilde esnafa daha sağlıklı, daha iyi kazanç elde edebileceği bir işyerine kavuşabilir. İktidar milletvekilleri, belediye başkanları, il başkanı bir kısım esnafla bu tür gerginliği azaltmayacak girişimlerin yerine, yer tahsisi konusunda destek olabilirler. Eğer gerçekten esnafı düşünüyorlarsa bu konuda çaba gösterip sorunu hızlı bir şekilde gündemden çıkarabilirler. Başkan Seçer, vicdanlı ve adaletli bir insandır. Ben başkanın esnafı mağdur edeceğine de inanmıyorum.
Allah herkese akıl, ihsan, hoşgörü versin. Fitne, fesat, şov niteliğindeki girişimler Mersin’e zarar verir. Kimseye fayda da sağlamaz.
Her şeyin başı diyalogdur. Esnafı kışkırtmak esnaf açısından olumsuz da olabilir, zarar da verebilir. Mersin hepimizin, esnaf ta hepimizin değeri ve bu ülkenin vatandaşıdır. Korumak lazım. Ama Şov yaparak değil tabi ki…
Sorunun çözümü hukuk esnaf ve yerel idarenin kararları sonucun da oluşan uzlaşı ile hakkın yeri bulmasıdır. Kimsenin mağdur olmamasıdır.
Kalın Sağlıcakla.